SİYASAL SİSTEM YANLIŞLIKLARI
Demokrasi, tüm üye veya vatandaşların, organizasyon veya devlet politikasını şekillendirmede eşit hakka sahip olduğu bir yönetim biçimidir.
Demokrasinin işlevleri Milli Egemenlik: Seçme Seçilme Hakkı, Özgürlük, Eşitlik, Katılım, Hukuk Devleti, Kuvvetler Ayrılığı, Çoğulculuk, Hoşgörü dür.Peki Türkiye’de demokrasi işliyor mu? .Siyasal sistem yanlışlıkları olduğu müddetçe demokrasinin işlemesini olanaksız kılmaktadır.
Siyasal Sistem yanlışlıkları , sadece bizim ülkemiz için değil, en gelişmişinden en geri kalanına kadar tüm ülkelerin sorunudur. Hemen hemen her konuda, mevcut sistemler iyi işlemiyor ve yeni açılımlar yapılamıyor…
Örneğin demokrasi ve temsili seçim sistemlerini ele alalım:
Demokrasi halkın iradesini hangi oranda yansıtıyor? Daha da önemlisi, toplumların kalkınması ve huzuru konusunda, lokomotif görevini ne kadar yerine getiriyor?
Bu konuyu irdelerken, demokrasiyi, elbette berbat rejimlerle değil, kendi içinde yetip yetmediğine bakarak fikir yürütmekte yarar vardır.
Genel başkanları seçen delegelerin ve parti meclislerin oluşturan isimlerin kaçı, kendi bölgelerinde ne kadar başarılı oldular ki, yeni genel başkanları onlar belirliyor?
Parti içi dengelere bakalım, seçtiğimiz delegeler ya da milletvekillerinin kaçı bizleri temsil ediyor.
Ülkeyi yönetenler ya da yönetmeye aday olanlar, toplumdan ne kadar oy alıyor? Seçime katılmayanların ya da muhalefete oy verenlerin haklarını kim koruyor?
Seçim sisteminden memnun olan yok ama hepimiz takılmışız birilerinin peşine gidiyoruz. Kısacası sürü psikolojisi futbol takımı tutarcasına siyasi taraf oluyoruz. Şu soruları kendimize sormuyoruz. Siyasetin geleceği nedir? Bürokrasinin işlevi nedir? Taraf olduğumuz siyasi kurum benim fikirlerime ne kadar uygun beklentilerime cevap veriyor mu?
Sistemin yanlış olduğunu Yediden , Yetmişe herkes biliyor, herkes söylüyor ama yıllardır da kimse değiştirmiyor ve gerek duymuyor.
Değiştirilmemesinin sebebi nedir? Bence sadece menfi kaygılardan ibarettir. Sistem böyle gittiği müddetçe de ülke menfaatlerinde başarıya imza atmak olanaksızdır. Bu rüzgâra karşı kürek çekmektir adeta.
Türki yeninin siyasal konektörünü iyi irdelememiz gerekir; yapılan hataları yapmamız adına geçmişten ders alarak öz eleştiri yapmak zorundayız .Bu ülke hepimizin ve ülkesini seven Vatandaşlar olarak da üstümüze düşen yükümlülükleri yerine getirmemiz gerekmektedir.
Söylemlerimizle yaptığımız eylemler bir birini tutmuyor .Şimdi sizlerden istirhamım başa dönerek sorduğum soruların cevabını elinizi vicdanınıza koyarak kendinize sormanızdır..
Sevgi ve Saygılarımla
Kenan PEKŞEN